2M.D., Ankara Training and Research Hospital, Eye Clinic, Ankara/TURKEY Amaç: Diyabetik maküler ödem tedavisinde intravitreal ranibizumab uygulanan olguların görsel ve anatomik sonuçlarını değerlendirmek
Gereç ve Yöntem: Diyabetik maküla ödemi nedeniyle intravitreal (IV) ranibizumab uygulanan 28 hastanın 34 gözü retrospektif olarak incelendi. Tedavi öncesinde görme keskinlikleri (GK), biyomikroskopi, göz içi basıncı, optik koherens tomografi (OKT) ve fundus flöresein anjiyografi (FA) bulguları değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya alınan olguların16'sı kadın, 12'si erkek idi. Ortalama yaş 56.6±7.6 ortalama takip süresi 9.4±5.6 aydı. Grup 1 (18 göz) maküla ödemi için ilk tedavi olarak intravitreal ranibizumab enjeksiyonu yapılanlar, Grup 2 (16 göz) en az 3 ay önce maküla ödemi için grid ve/veya fokal lazer fotokoagülasyon uygulanıp yanıt alınamayan gözlerden oluşmaktaydı. Grup 1'de ortalama 2.1±0.9, Grup 2'de 2.1±0.8 ranibizumab enjeksiyonu uygulandı. Görme keskinlikleri enjeksiyon öncesinde Grup 1 de ortalama 0.67±0.52 logMAR, Grup 2 de 0.64 ±0.28 log MAR iken son kontrolde Grup 1'de 0.30±0.32 logMAR Grup 2 de 0.62±0.44 logMAR idi. İki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark vardı. (p=0.03 Mann Whitney U testi). Her iki grupta da takiplerde santral maküla kalınlıklarında anlamlı azalma izlendi.
Sonuç: Diffüz diyabetik maküler ödem gelişen olgularda intravitreal ranibizumab uygulamasında erken dönemde olguların önemli bir kısmında maküler ödemde azalmanın yanı sıra görme artışı veya stabilizasyonu sağlanmaktadır. Bu etki tedaviye primer olarak ranibizumab ile başlanan olgularda daha yüksek gibi görünmekle birlikte tedavinin etkinliğini değerlendirmek için uzun süreli ve olgu sayısı daha çok serilerle gereksinim vardır.
Anahtar Kelimeler : Diyabetik maküla ödemi, lazer fotokoagülasyon, intravitreal ranibizumab enjeksiyonu